Atalarımızdan miras aldığımız Türkiye Cumhuriyeti’ni genç nesillere aktarırken Cumhuriyet’in nasıl kurulduğunu da anlatmak ve öğretmek sorumluluğunda olduğumuzun bilincindeyiz. I. Dünya Savaşı sonunda çok ağır şartlar içeren Mondros Ateşkes Antlaşması sonrası İtilaf Devletleri işgal ordularıyla payitaht başta olmak üzere aziz vatanımızın pek çok yerini işgal etmişlerdir. Aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve iktidarda olanlar gaflet ve dalalet ve hatta ihanet içinde iken Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde büyük Türk Milleti bu esarete ve işgale karşı çıkmış, dünyada başka bir örneği olmayan beş yıllık Kurtuluş mücadelesinin sonunda aziz vatanımızı işgalden kurtarmışlardır. Kurtuluş Savaşı sırasında tek yumruk olan ve tüm imkânlarıyla mücadele eden aziz Türk Milleti’nin kayıtsız ve şartsız egemenlik hakkını elinde bulunduracağı bir devlet yönetimi olması konusunda anlaşılmış ve 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edilerek Türkiye Cumhuriyet’i kurulmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti; demokrasiye, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne dayalı devlet anlayışı olduğu gibi temelinde Türk Milliyetçiliğine dayalı ulus devlet anlayışı vardır. Nitekim Atatürk ilke ve inkılaplarına bakıldığında temelinde Türk Milleti için, Türk’e göre ve Türk tarafından yapıldığı çok net bir şekilde görülecektir. Türk Milleti’nin her bir ferdinin; eğitimden hukuka, bilimden sanata, spordan sağlığa aynı düzeyde ve eşit yararlanma hakkı vardır. Bugün Denizlimizin herhangi bir yerinde doğmuş hemşehrimizin bütün vatandaşlarımız da olduğu gibi devlet kadrolarında ve devlet yönetiminde bulunması Cumhuriyet sayesindedir. Özellikle Cumhuriyet öncesi toplumdan dışlanan ve yok sayılan kadınların bugün itibariyle devlet yönetiminden birçok meslekte kariyer sahibi ve ülke genelinde söz sahibi olmaları Cumhuriyet rejiminin en belirgin ve en göz alıcı başarı emaresidir.
Milleti kul olmaktan çıkarıp birey olma, eşit faydalanma hakkı veren Cumhuriyet’in her daim savunucusu olacağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Ulu Önder’imiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar yaşayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti’nin nice 100 yıllar yaşaması ve Türk Milleti’nin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşması temennilerimle Cumhuriyet’imizin 100.Yılı Kutlu Olsun.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla; Cumhuriyetimizin kurucusu ve Ulu Önder’imiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Aziz Şehitlerimizi ve ahirete intikal eden Gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor şükranlarımı sunuyorum. Aziz ruhları şad, mekânları cennet olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene. Ne mutlu Türk’üm diyebilene” diye konuştu.
