Menü

GÜNDEM DENİZLİ TİCARET ODASI DENİZLİ SPOR PAMUKKALE RESMİ REKLAM EKONOMİ MERKEZEFENDİ SAĞLIK YAŞAM EĞİTİM HONAZ BİLİM YEREL ASAYİŞ DENİZLİDE VEFAT EDENLER
DENİZLİ

Rektör Kutluhan, Kırgızistan ve Özbekistan ülkeleri ile bir dizi temaslarda bulundu

Admin Admin
31 Ağu 2022
128 görüntülenme
Rektör Kutluhan, Kırgızistan ve Özbekistan ülkeleri ile bir dizi  temaslarda bulundu

Temasları kapsamında Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Kırgızistan Oş Devlet Üniversitesi, Özbekistan Fergana Devlet Üniversitesi, İmam Buhari Uluslararası Bilimsel Araştırma Merkezi, Semerkant Devlet Üniversitesi, Semerkant İpek Yolu Uluslararası Turizm Üniversitesi, Özbekistan Fenler Akademisi Tarih Enstitüsü ile PAÜ arasında Genel Eğitim, Mevlana ve Erasmus iş birliği protokollerine imza attı.

Rektör Kutluhan ayrıca temaslarının ilk gününde Kırgızistan Oş Üniversitesi ile
Pamukkale Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği “Kadim Özgön ve İmam Serahsi’nin
Mirası” panelinde açılış konuşması gerçekleştirerek, “İmam Serahsi’nin Hayatı, İlmi
Şahsiyeti, Eserleri ve Hukukçuluğu” adlı oturumun başkanlığını yaptı.

Panelin açılış konuşmalarını; Kırgızistan Cumhuriyeti Devlet Sekreteri Kasmambetov
Suyumbek Saparbekoviç, Kırgızistan Cumhuriyeti Din Komisyonu Başkanı Toygonbay
Abdıkarov, Gaye Vakfı Kurucu ve Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. M. Cevat Akşit,
TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sek. Yrd. Mirvohid
Asimov, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Oş Valisi Camaldinov
Ziyadin İslamoviç, Oş Şehir Belediye Başkanı Mambetov Almaz İşenbekoviç, YÖK Üyesi ve
İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murteza Bedir
ve Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Dr. Yakup Ömeroğlu gerçekleştirdi.
Rektör Kutluhan: “Türkler hemen hemen her alanda güçlü ve kudretli olduklarını
dünyaya göstermişlerdir.”
PAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan gerçekleştirdiği açılış konuşmasında şunları kaydetti:
“Her millet, sahip olduğu temel özelliğe göre isim almıştır. Örneğin Araplar edebiyatta çok
ileri seviyede oldukları için ‘Güzel konuşanlar’ anlamında Arap adını almışlardır. İranlılar, ata
binmekte usta oldukları için ‘Süvari, iyi at binen’ anlamında Fâris adını almıştır. Türkler ise
Kaşgarlı Mahmud’un Türkçenin bilinen en eski sözlüğü olan Dîvânü Lugati’t-Türk adlı ünlü
eserinde belirttiği üzere ‘güç, kudret ve kemal’ anlamındaki Türk adını almışlardır. ÇünküTürkler hemen hemen her alanda güçlü ve kudretli olduklarını dünyaya göstermişlerdir.
Nitekim onlar siyasi alanda birçok büyük devletler kurdukları gibi yıkılmakta olan Selçuklu
devletine destek olmak gibi Müslüman kardeşlerine de sahip çıkmışlardır. Türkler ilmî alanda
da tıpkı siyasi alanda olduğu gibi büyük başarılarak imza atmışlardır. Örneğin tefsir alanının
bir numaralı ismi Zemahşerî, bu coğrafyada yetişmiş bir Türk’tür. Hadis alanının bir numaralı
ismi Buhârî yine bu coğrafyanın yetiştirdiği bir Türk’tür. Felsefe ve tıp alanının bir numaralı
ismi İbn Sina birçok kaynağın belirttiğine göre Türk’tür. Matematik biliminin bir numaralı
ismi Hârizmî yine bu coğrafyada yetişmiş bir Türk’tür.
Rektör Kutluhan: “Serahsî, Türk milletinin yetiştirdiği eşsiz âlimlerden biridir.”
Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan yaptığı açılış konuşmasına şöyle
devam etti: “Hukuk alanının en etkili isimlerinden biri de bugün tüm yönleriyle ele aldığımız
Serahsî, Türk milletinin yetiştirdiği eşsiz âlimlerden biridir. Daha bunun gibi ilim dallarının
birçoğunda Türk âlimleri, ilk sıralarda yer almaktadır. İsim, müsemmâya tesir eder kabilinden
Türk isminin anlamının bu milleti ne güzel ifade ettiği âşikârdır. Maveraünnehir bölgesinde
yetişen âlimlerin özellikle orta çağlardaki hizmetleri takdire şayandır. Orta Asyanın ilk
Müslüman Türk devletini kuran Karahanlılar döneminde Dîvan-ı Lügati’t-Türk, Kutadgu
Bilig ve Atabetü’l-Hakâyık gibi birçok eser kaleme alınmıştır. Aynı dönemde yetişmiş, büyük
din bilgini ve imamların güneşi diye ün salmış İmam Serahsî (1009-1090) başta Mebsut
olmak üzerek birçok kıymetli eserini ilim âlemine sunmuştur. Hanefî fıkhı denildiğinde
Serahsî ilk akla gelen isimler arasında yer alır. Serahsî Hanefî mezhebinde hem usul hem de
füru fıkhın bize ulaşmasında ve gelişmesinde önemli bir role sahiptir. Öyle ki Maveraünnehir
Hanefî âlimlerin hiç tartışmasız en önemli temsilcisi İmam Serahsî’dir. Serahsî sadece hukuk
alanında değil, hem kelam ilminde hem de münazarada devrin öncü âlimlerin başında
sayılmaktadır. Bu durum onun çok yönlü bir âlim olduğunu göstermektedir.”
Kırgızistan Oş Devlet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kudaiberdi Kolabekov’un
moderatörlüğünde gerçekleşen panele: Kırgızistan Devlet Sekreteri Suyunbek Kasmambetov,
TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Gaye Vakfı Kurucusu İlahiyatçı Prof. Dr. Cevat
Akşit, Avrasya Yazarlar Birliği Başkanı Dr. Yakub Ömeroğlu, Pamukkale
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kutluhan, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı
Danışmanı Hakan Ergün, Türkiye'nin Bişkek Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri Mürsel

Yazar Hakkında

Admin
Admin

Editör

Yazar hakkında daha fazla bilgi bulunmamaktadır.

Bu Makaleyi Paylaş

Yorumlar (0)

Yorum Yap