Şaban Mülakatta-2
Geçen sayımızda Şaban’ın başından geçen serüveni yani hepimizin yaşadığı veya yaşama potansiyeli olan serüveni şöyle değerlendirecek olursak bir koç ve mentör kimliği ile ;
Kurban rolü ; Koçlukta sıkça duyduğumuz bir tanımlamadır. Kişinin hayatının sorumluluğunu almayarak başına gelen tüm olaylarda bir suçlu arayıp kendini aklama çalışmasıdır. Aklansa iyi yine. Kurban birileri gelip ona tüh tüh vah vah desin ister. Değişmek için bir sebebi yoktur zaten pişmiş bir tavuktur kendisi. Bir türlü kader yüzüne gülmez. Son dakikayı bekler ve dua edince gökten kariyer,iş para yağsın ister. Birileri bir şeyi başardığında da benim babam zengin olsa ben de… diyerek başlar cümlelere. Kahvehanelerde dünya kurtarır, çevresindeki herkesi eleştirir çocukları dahil. Kurban olduğu için de eyleme geçmeye ihtiyacı yoktur. Bu bahanenin şemsiyesinde hayata hiçbir iz bırakmadan ilerler.. Kabul edelim biraz kurbanlık hepimizde var. J
Şaban’a geri dönecek olursak iş yaşamına girmek isteyen kişinin sistemle,okulla,işsizlik oranlarıyla uğramış zaten tüm arkadaşlarım kpss hazırlanıyor demek yerine daha güçlü ve anlamlı sorularla gelmesi gerekir. Kariyer kelimesine verdiğimiz anlamları daha sonra ele alacağım ancak zaman varken bir şey yapmaya kendinden başlamak zamanı gelmiştir.
Dünya insanı otomatik algılayan sistemden çıkalı uzun zaman oldu. Artık algıların , iletişimin temelleri üzerine kurulu bir zamandayız. Kendini anlamaktan yolu geçmeyen bir kurban için hayat gerçekten zor olabilir. Diğer tarafta ağzı laf yapıyor diye eleştirdiğimiz iletişim mucitleri basamakları hızla çıkabilmektedir. Şimdi benim özgüvenimi nerede dağıttıysam gidip toplama saatim geldi. Yoksa her kitapta yazılana, her seminerde anlatılana inanan ve herşeyi alkışlayan bir toplum haline gelmekteyiz. Kendime ait bir tarzımız, konuşma şeklimiz, yaşam stilimiz yok. Hobilerimiz hep aynı.Herkes kitap okumak ve yürüyüşten hoşlanıyor. Bir tanesi de origami, yağlı boya demiyor. Şimdi bu gri toplumda kimler iş bulacak ve nasıl mutlu olacak ?
Herkesin bir fikri var da uygulanabilir ve sürdürülebilir çözümü olan gelsin. Artık iş görüşmelerinde misyon odaklı ‘kendinizi 5 yıl sonra nerede görüyorsunuz ‘’
cümleleri yerini ‘’kendinizi tanıyor musunuz , Kim olmak istiyorsunuz, bizimle ilgili bir projeniz var mı ‘’ sorularına bırakıyor.Şaban’a kıssadan bir hisse verelim pek kitap okumayı da sevmez kendisi. Firmalar Özgüvenli, coşkulu ve yaratıcı, disiplinli kişilerle çalışmak istiyor. Pişmiş tavuklarla değil J Bu özelliklere sahipsen de bizimlesinnnnnJ